Toplumların gelişmesinde eğitimin önemi çok büyüktür. Gelişmişlikte eğitim sürecini göz ardı etmek mümkün değildir. Gelişmişliğin bu sürecinde özel öğretimin payını görememezlikten gelemeyiz; bu mümkün de değildir.
Ülkelerin kalkınmasındaki en büyük payın, nitelikli insan gücünde olduğunu da göz ardı etmek mümkün değildir. Demokratik sistemlerde her tür eğitime yer verilmiş olmanın sebeplerinden birisinin bu olduğu inancındayım. Bu sebepledir ki; özel öğretim denince “Nitelikli eğitim” akla gelmektedir.
Nedir bu nitelikli eğitim? Neden bu kadar toplumların gelişmesinde önemli yer tutmaktadır?
Prof. Dr. Mahmut Tezcan “Nitelikli Eğitim-Öğretim, bireyler temel bilgi ve becerilerini öğrenmiş, yeteneklerini ortaya çıkarmış, gördüklerini, düşündüklerini istenilen ortamlarda rahatlıkla söyleyebilen; kendi kendisine fikir üretebilen, problem çözmede başkalarından yardım istemeyecek şekilde yetiştirilmiş olurlar.”
Özel öğretim kurumlarının, devlet okullarının bazılarına oranla fiziki yapı bakımından, ders araç ve gereci bakımından ve personel bakımından daha avantajlı durumda olduğunu söylemek mümkündür.
Atatürk, daha 1925 yılında T.B.M.M.’nin açılış konuşmasında varlıklı kimselerin çocuklarını özel okullar yoluyla eğitmelerini tavsiye etmiştir. (1) Ancak, ne var ki, özel öğretimin önemi dolayısıyla yalnız varlıklı aileler değil, orta halli aileler de, çocuklarını özel öğretime göndermektedirler.
Özel öğretimi bu derece önemli kılan husus nedir? Bu husus yine konunun uzmanlarından olan Prof. Dr. Mahmut Tezcan’dan dinleyelim
“Özel okulların olumlu olarak nitelendirdiğimiz yönü, başarılı öğrenci yetiştirilmesidir. Bu okullarda tam gün eğitim-öğretim yapılmaktadır. Ders araç-gereç bakımından iyi donanımlıdırlar. Sınıflardaki öğrenci sayısı daha azdır. Spor salonları, kitaplıklar, bilgisayarları mevcuttur. Bu nedenledir ki, öğrencileri daha başarılıdır.”
Özel okulların Anadolu’nun bütün illerinde hatta büyük ilçelerinde dahi açılmış olması dengeyi özel okullar lehine çevirmiştir.
1962 yılında toplanan M. Eğitim (7.şurası) in almış olduğu kararlar Atatürk’ün tavsiyesi doğrultusunda olmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu karara gerekçeleri şu şekilde sıralanmıştır.
- Eğitilecek çağ nüfusunun çokluğu ve sınıfların kalabalık oluşu,
- Taşradan kentlere göçün hızlanarak artış göstermesi,
- Devletin mali kaynaklarının yetersizliği nedeniyle yeterince yeni okullar yaptıramayacak oluşu. (2)
Şimdilerde “8 yıllık ilköğretim okulları” nın da devreye girmesiyle özel okulların önemi bir kat daha artmıştır. Bu nedenle, devletin yükü hafifletilmiş olacak, hem de nitelikli insan gücü daha da artmış olacaktır.
1-2 ) Prof. Dr. Mahmut Tezcan: Özel Okulların Eğitimi