Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Eğitim Meclisi Toplantısı Yapıldı

TOBB Türkiye Eğitim Meclisi Toplantısı, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin,TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Öztürk, ÖZ-KUR-DER üyesi Zinnur Cam ve Şemsettin Cankurtaran’ın katılımıyla TOBB İkiz Kuleler Sosyal Tesisler’de gerçekleştirildi. ​

Eğitim sektörünün paydaşlarının bir araya geldiği toplantı Bakan Tekin’in konuşmasıyla başladı. Tekin, bir öğrencinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybeden okul müdürü İbrahim Oktugan için baş sağlığı dileyerek şunları söyledi: “Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili olarak yaptığımız hazırlık çalışmaların içerisinde öğretmene yönelik şiddetin ceza yaptırımları konusunda daha farklı değerlendirilmesine yönelik hukuki tedbirlerimizi aldık, yasal düzenlememiz de metnin içerisinde var.”

Çocuklara bilginin okulda verilmesi gerektiği dönemlerin geride kaldığını vurgulayan Bakan Tekin, “Dünya örnekleri bunu fark etmiş ve müfredatı bilgiyi edinmekten ziyade edindikleri bilgiyi beceriye dönüştürebilme kapasiteleri üzerine kurgulamış. Bizim burada bir değişiklik yapmamız gerektiği çok açık. Başta okullardaki öğretmenlerimiz olmak üzere, velilerimiz, sivil toplum örgütlerimiz, güvenlik güçlerimiz hep beraber bu anlamda şiddet ve şiddete yönelimle ilgili hususları engellemek için hem fikir olup beraber çalışmak durumundayız. Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili olarak yaptığımız hazırlık çalışmaların içerisinde öğretmene yönelik şiddetin ceza yaptırımları konusunda daha farklı değerlendirilmesine yönelik hukuki tedbirlerimizi aldık, yasal düzenlememiz de metnin içerisinde var. Dolayısıyla Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili yasal süreç başladığında bu konuda da tedbirimizi almış olacağız.” şeklinde konuştu.

Eğitime yönelen şiddeti engellemek için toplumsal seferberlik gerektiğine dikkat çeken Tekin, uluslararası raporların Türkiye eğitim sistemindeki “kazanım” odaklı yaklaşıma dönük eleştiriler getirdiğini kaydetti ve konuya ilişkin şu görüşleri paylaştı: “Uluslararası metinler, Türkiye’deki eğitim-öğretim süreci beceri odaklı olmadığı için başarı göstergelerimizin arzu ettiğimiz düzeyde hızla artmadığını raporluyor. Bu metinlerde ayrıca bizim programlarımızın uluslararası derecelendirme kapsamındaki ülkelerle kıyaslandığında programımızın çok ağır olduğuna yönelik bir eleştiri var. Bunu da haklı görüyorum. Bilgiye erişmenin zor olduğu dönemlerde çocuklarımıza bütün bilgilerin okulda verilmesi gerektiği dönemlerin artık geride kaldığını fark etmemiz gerekiyor. Dünya örnekleri bunu fark etmiş ve müfredatı bilgiyi edinmekten ziyade, edindikleri bilgiyi beceriye dönüştürebilme kapasiteleri üzerinden kurgulamış. Bizim de burada bir değişiklik yapmamız gerektiği çok açık. Kısmi olarak son yıllardaki PISA-TIMSS skorlarında yukarıya doğru çıkan ivmenin başlangıç noktası da buralar oldu. 2018 mart ayında uygulanan PISA’da sınav öncesinde en az iki yıl boyunca bu konuyla ilgili çalışmalar yaptık. Dolayısıyla şu anda müfredatla ilgili çalışmalarımızın da ana odak noktası burası.

“Kademeli geçiş öngörüyoruz”

Tekin, müfredat taslağı ile ilgili konuşmasına şöyle devam etti: “Askı süreci ile ilgili bir hafta süre vermiştik. Nitelikli katkılar devam ederse süreci uzatacağımızı söylemiştik. Askı sürecine katkı verme eğilimi Talim ve Terbiye Kurulu her gün takip ediyor, analiz ediyor. Grafiklere baktığımızda katkı verme oranları aşağıya doğru artık inmeye başladı. Cuma günü itibariyle süreci tamamlayıp ilgili eğitim öğretim daireleri ve Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığımızın gelen öneriler doğrultusunda çalışmalarından sonra onaylayıp yürürlüğe koyacağız. Kademeli bir geçiş öngörüyoruz. Her eğitim öğretim kademesinin başlangıç sınıflarının yeni müfredatın uygulanmaya başlayacağı sınıflar olarak belirledik. Ara sınıflarla ilgili olarak eski süreç, eski müfredat, eski materyaller aynen devam edecekler. Onlarla ilgili bir kararımız ve tasarrufumuz yok.”

“Daha başarılı gelecek inşa edebiliriz”

TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Öztürk ise “Beceri temelli yeni müfredatın ülkemiz için önemli bir değişim vasıtası olacağına gönülden inanıyoruz. Yalnızca bu şekilde, daha adil, daha sürdürülebilir ve daha başarılı bir gelecek inşa edebiliriz. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli sunumu, esasında uzun soluklu bir çalışmanın sonucudur.” sözlerini sarf etti.

Yeni yüzyılın ihtiyaç ve beklentilerini önceleyen, dijital ve beceri odaklı yaklaşımlara ihtiyaç olduğuna, sadece bilgi aktarımı değil, aynı zamanda öğrencilerin kişisel ve sosyal gelişimlerini destekleyen bir yapının olması gerektiğine işaret eden Öztürk, “Girişimcilik ruhunu beslemeli, hayal kuran, hedef koyan öğrencilerimizi cesaretlendirmeliyiz.” dedi.

TOBB Türkiye Eğitim Meclisi Başkanı Yusuf Ekinci, destekleme’ ve ‘zenginleştirme’ bölümlerinin kamuoyunca olumlu karşılandığını belirtti ve “Yeni müfredatta tartışılan, matematikten integralin çıkarılması gibi konular teferruattır. Esas üzerinde durulması gereken konu, Türkçe öğretimidir. Türkçe eğitimi, diğer tüm faaliyetler için temel oluşturur.” dedi. Ekinci, sorunların çözümüyle ilgili ise şunları söyledi: “Sorunların bilindik yöntemlerle çözülmesi beklenmemelidir, yeni yol ve yöntemler bulunmasına ihtiyaç vardır. Bakanlığın öğretmen eğitimi için bir akademi kurması önemli olmakla birlikte yeterli değildir. Eğitim fakültelerinin de bu müfredata göre düzenlenmesine ihtiyaç vardır.”

ÖZ-KUR-DER Genel Kurul Toplantısı Yapıldı

ÖZ-KUR-DER genel kurul toplantısı, Başkan Hilmi Alpan önderliğinde bugün gerçekleştirildi.

29 Mart tarihinde yapılması planlanan fakat yeterli katılım olmaması nedeniyle 26 Nisan’a ertelenen toplantı bugün yapıldı. Toplantı ÖZ-KUR-DER Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Alpan’ın konuşmasıyla başladı.

Divan başkanlığına Yiğit Özgüler başkan vekilliğine Halime Usta Yazmanlığa da  Şemsettin Cankurtaran  önerilerek oy birliği ile seçildi. Yapılan toplantıda Yiğit Özgüler Yönetim kurulu faaliyet raporu sunuldu. Gelir ve gider hesaplarının ibrası için oylama yapıldı. Zinnur Cam tarafından okunan Denetim Kurulu raporu, oy birliği ile kabul edildi.

7 asıl  7 yedek yönetim kurulu ile 3 asıl 3 yedek denetim kurulundan oluşan Hilmi ALPAN başkanlığındaki blok liste okundu . Listeye göre asıl ve yedek üyeler belirlendi. Hilmi ALPAN, oy birliğiyle yeniden başkan seçildi.

YÖNETİM KURULU ASIL ÜYELİKLERİNE YÖNETİM KURULU YEDEK ÜYELİKLERİNE DENETİM KURULU ASIL ÜYELİKLERİNE DENETİM KURULU YEDEK ÜYELİKLERİNE
HİLMİ ALPAN (ANKARA) SALİM  ÇALIŞKAN (ANKARA) YÜCEL YILMAZ (BALIKESİR) HALİME USTA (ANKARA)
ORHAN SÜT (ANKARA) FİGEN VELET (GAZİANTEP) SEDAT ÇİFTÇİ (İZMİR) TOLGAHAN KILIÇ (ANKARA)
FATİH AKTEL (İSTANBUL) KEMAL ALPAN (ANKARA) ŞEMSETTİN CANKURTARAN (ANKARA) ÖNDER EKER (İSTANBUL)
AHMET ÖZTÜRK (KONYA) AYNUR ÇİMEN BELEN (ANKARA)
ZİNNUR CAM (ANKARA) K.TAYFUR YILMAZ (İSTANBUL)
LÜTFİ ÇELİKTAŞ (ANKARA) ABDULLAH ORAK (İSTANBUL)
YİĞİT ÖZGÜLER (ANKARA) DURMUŞ DEMİR (İSTANBUL)

Divan Başkanı Özgüler, “bütün ellerin kalktığını görüyorum, bir de hayır diyen var mı göreyim” dedi. Arkadaşlar hayır diyen bir arkadaşımızın elini göremiyorum. O zaman oy birliği ile kabul edilmiştir. Yeni yönetim hepimiz için hayırlı ve uğurlu olsun” dedi. Özgüler ise “Sizlere dağıtılan bu maddeleri maddelerin kabulünü oylarınıza sunuyorum dedi ve daha sonra ve elini kaldırmayan üye görmüyorum hepimize hayırlı uğurlu olsun.” sözlerini kullandı.

ÖZ-KUR-DER Genel Kurul Toplantısı Yarın Yapılacak

29 Mart tarihinde yapılması planlanan ÖZ-KUR-DER genel kurul toplantısı 26 Nisan tarihinde yapılacak.

ÖZ-KUR-DER Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Alpan tarafından yapılan açıklamada 29 Mart tarihinde yapılması planlanan toplantının yeterli katılımın olmaması nedeniyle, 26 Nisan Cuma günü gerçekleştirileceği belirtildi.

Derneğin ertelenen genel kurul toplantısı yarın gerçekleştirilecek.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Eğitim Meclisi Toplantısı Yapıldı

TOBB Türkiye Eğitim Meclisi Toplantısı, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, ÖZ-KUR-DER Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Alpan ve yönetim kurulu üyesi Zinnur Cam’ın katılımıyla TOBB İkiz Kuleler Sosyal Tesisler’de gerçekleştirildi. ​

Eğitim sektörünün paydaşlarının bir araya geldiği toplantı, Cumhuriyetin 100. Yıl kutlamalarıyla başladı. Toplantıda ÖZ-KUR-DER Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Alpan muhtelif kursların sorunlarını dile getirdi. Kontenjan, uzaktan eğitim, üniversitelerin sertifika verme yetkisi, kaçak faaliyet gösteren kurumlar gibi konulara değinen Alpan sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm bu sorunların giderilmesinde Bakanlığın ve siz değerli paydaşların gerekli gayreti göstereceğine inanıyorum. Özel Öğretim Kurumları’nın standartlarının yükseleceğine olan inancımız tam.”

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Alpan’ın ilettiklerine cevap olarak Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Fethullah GÜNER’e sorunların çözülmesiyle ilgili talimat verdi. 

81 ilde 81 okul yaptıklarına işaret eden TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, toplantıda şöyle konuştu: “Ülkemize kazandırdığımız eğitim tesisi sayısı 153 oldu. 2022’de Milli Eğitim Bakanlığımızla imzaladığımız Ulusal Eğitime Katkı Protokolü sayesinde, 154 ilçemize 154 yeni okul yapacağız. Mesleki Eğitim İş Birliği Protokolü’yle, Türkiye genelindeki 128 meslek lisesini, Bakanlığımızın destekleriyle, TOBB ve oda borsalar olarak birlikte yönetiyoruz. İş dünyası olarak ihtiyaç duyduğumuz nitelikli insan kaynağını, meslek liselerinden ve mesleki eğitim merkezlerinden karşılamak istiyoruz. Mesleki eğitimi çekim merkezi yapmak için  çalışmaya devam ediyoruz.”

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise TOBB Eğitim Meclisi üyeleri ile iş birliğinin önemine dikkat çekti ve şunları söyledi: “Mesleki eğitimde, meslek ve teknik Anadolu liselerinde 1 milyon 92 bin 536, mesleki eğitim merkezlerinde 1 milyon 264 bin, özel okullarla birlikte toplam 2 milyon 660 bin 291 öğrenci mevcut. Elimizdeki bu rakamı işlevsel değerlendirebilirsek ne sektörün bu anlamda eleman ihtiyacı olur ne de çocuklarımızın gelecekle ilgili bir kaygıları olur.”

Tekin, özel okullarla ilgili olarak ise şunları söyledi: “”Özel okulların oranı yüzde 20 dolayına ulaştığında ayrı bir rahatlama olacak. O yüzden özel okul, özel öğretim kurumu sahibi kurucusu, temsilcisi bütün arkadaşlara ayrıca teşekkür ediyorum. Özel okullarda çalışan öğretmenlerin SGK primlerinin kamudaki gibi kamu tarafından en azından aynı oranlara düşürülmesi başta olmak üzere birçok problem, Kabine Toplantısı nezdinde gündeme getirildi. Özel okul öğretmenlerinin SGK primlerine ilişkin çalışma yürütüyoruz.” Tekin, konuşmasını meslek liselerini tercih edilebilir kılmak için de çalışmalar yürütülmesi gerektiğini vurgulayarak sonlandırdı.

ÖZKURDER’den Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğüne Atanan Ömer İnan’a Anlamlı Ziyaret!

Özel Kurslar Birliği Derneği (ÖZKURDER) Heyeti, T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğüne atanan Ömer İnan’ı makamında ziyaret etti.

Ömer İnan’ı yeni görevi için tebrik eden dernek heyeti, ziyaretlerini ÖZKURDER Başkanı Hilmi Alpan, Başkan Yardımcısı Orhan Süt ve ÖZKURDER üyeleri Mustafa Güvenç, Zinnur Cam, Lütfi Çeliktaş, Fatih Aktel ile birlikte gerçekleştirdi.

Dernek yetkililerini ve dernek üyelerini makamında ağırlayan Ömer İnan, hep birlikte daha yüksek standartlara ulaşılmasını istediğini dile getirdi. ÖZKURDER Heyetinin bildirdiği muhtelif kursların sorunlarını ve çözüm yollarını da dikkatle dinleyen İnan daha sonra görüşmede gündeme alınan tüm konular için güçlü stratejilerle yola devam edeceklerini belirtti.

Genel Müdür Ömer İnan ayrıca ziyaretlerinden dolayı ÖZKURDER Heyetine teşekkürlerini iletti.

Derneğimizin Çabaları Sonuç Verdi

Özel Öğretim Kurumları Standartlar Yönergesinde yapılan değişiklik  ile,

  • Kurslarımız açısından ciddi bir mağduriyete neden olan, 25. madde E  fıkrasında yer alan “Bir Uygulama Dersliğinde en fazla beş program uygulanır.hükmü kaldırılmıştır.

(Mülga cümle: 08.07.2021 tarihli ve 28008364 sayılı Makam Oluru) (…)

  • Kurslarımızın yıllardır önemli bir talebi olan, özellikle pandemi ile zorunluluk haline gelen, uzaktan eğitim verebilmemizin  önü ek fıkra eklenerek açılmıştır.

(2) (Ek fıkra: 08.07.2021 tarihli ve 28008364 sayılı Makam Oluru) Uzaktan öğretim
yapacak çeşitli kurslarda ayrıca uzaktan öğretimi yapılacak programın araç gereç ve
donanımlarının yer aldığı yeterli büyüklükte yayın odası bulunur.

Kurslarımıza bu kazanımların sağlanmasında yoğun çaba sarf eden,  Başkanımız Hilmi ALPAN’a, Yönetim Kurulumuza,  ayrıca bu konulardaki taleplerimizi dikkate alan Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğüne TEŞEKKÜR EDERİZ.

Programcılık Sertifikası Alacaklar Dikkat!

Kamuda görevde yükselmede istenilen Programcılık Sertifikası ile ilgili son günlerde yaşanan bazı sorunlarla ilgili kısa adı ÖZ-KUR-DER olan Tüm Özel Öğretim Kurslar, Hizmet İçi Eğitim Merkezleri, Dershaneler ve Etüt Eğitim Merkezleri Birliği Derneği Başkanı Hilmi ALPAN basın açıklaması yaptı.
Derneğin Genel Başkanı Hilmi ALPAN imzalı basın bülteninde şu ifadelere yer verildi.
Konuyla ilgili bizlere ulaşan şikayetler doğrultusunda ÖZKUR-DER olarak yapılan tespitler ile ilgili bir açıklamanın yapılması gereği duyulmuştur.
Son günlerde özellikle popüler olan Bilgisayar Programcılık Kursu kayıtları için bazı kurslar öğrenci kaydı alabilmek Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan sınavda;
· Yüzde yüz geçme garantisi verdiği,
· Sınavda çıkacak soruların kursiyerlere verildiği,
· Ayrıca sahte sertifika düzenlendiği,
yönünde bilgileri de bizlere ulaşmıştır.
Bu nedenle ihtiyaç sahibi kişilerin sertifika alırken sıkıntı yaşamamanız için aşağıdaki hususları dikkate almanızı öneririz.
Programcılık Sertifikası alacak programcı adayları lütfen aşağıda belirttiğimiz hususlara dikkat ediniz.
1- Programcılık Sertifikası 400 saatlik krediyi kapsar. Bu saatin altında verilen sertifikalar geçerli değildir.
2- Hiç bir kurum ya da kuruluş size %100 sınavdan geçme garantisi veremez. Sınavı Milli Eğitim Bakanlığı yapmaktadır. Sizi sınavdan geçme garantisi ile ikna etmeye çalışan kurslara itibar etmeyiniz. Milli Eğitim Bakanlığı ALO 147′yi veya ÖZKURDER i arayarak bilgi alabilirsiniz.
3- Yapılan eğitim ve belgelendirme işleminin bir bedeli vardır. 150 – 200 TL gibi ücretler bu bedelin karşılığı değildir. Bu nedenle bu miktarlarda sertifikayı vereceğini söyleyenlere itibar etmeyiniz.
4-Eğitim alacağınız kursun geçmişini araştırınız, referansa ve kaliteye önem vermenizi özellikle öneririz. Eğitim ve sertifika alacağınız kurumun web sitesini inceleyiniz, referanslarını sorgulayınız size telefonda her şeyin halledilebileceğini söyleyen kişilere itibar etmeyiniz. Ayrıca kendinizi MEB onayı olmayan sahte sertifikalardan koruyunuz.
5- Size sınavda çıkacak soruları vereceğini söyleyen kurslara kesinlikle itibar etmeyiniz, çünkü bu sebeple mağdur olan yüzlerce kişi vardır. Sorular Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından hazırlanmaktadır. Soruların daha önceden bilinmesi ihtimali sıfırdır.
Mağdur olmamanız diler.Hayırlı günler ve dersler temenni ederiz.

HİLMİ ALPAN

Özkurder Yönetim Kur.Bşk.

Saygıdeğer Kamuoyuna Zorunlu Açıklama.

Son günlerde bazı kurum ve kuruluşlarından Özel Kurslar, Etüt Eğitim Merkezleri, Dershaneler ve Okullar hakkında yer alan haber ve yorumlarla ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla bu zorunlu açıklamaya ihtiyaç duyulmuştur.

Özel Kurslar, Etüt Eğitim Merkezleri, Dershaneler ve Okullar, 625 Sayılı Yasayla kurulmuş Özel Öğretim Kurumlarıdır.

Özel Kurslar, Etüt Eğitim Merkezleri, Dershaneler Eğitim- Öğretim açısından Milli Eğitim Bakanlığı’nın, ekonomik ilişkiler açısından Maliye Bakanlığı’ nın, çalışanların sosyal hakları açısından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın gözetimi ve denetimi altındadırlar.

Kurumlarımız, Eğitim Kurumu olmanın disiplin ve titizliği ile özel kurum olmanın gereği olan kalite ve üretkenliği bünyesinde bütünleştirmiştir.

Bu nedenle kendilerini sürekli yenileyip geliştirmektedirler. Özel Kurslar ve Etüt Eğitim Merkezleri Öğretim ve Eğitim Kurumları olarak ülke gençliğinin eğitimine büyük katkı sağlamaktadırlar.

Özel Kurslar özellikle üniversiteye girememiş ve bir iş sahibi olamamış gençleri sokaktan, kahvehane köşelerinden, anarşiden uzak tutarak, devletin bile sahip çıkmadığı bu gençleri eğiterek topluma kazandırma görevini üstlenmişlerdir. Dolayısıyla, Kurslar ve Etüt Eğitim Merkezleri köklü bir eğitim anlayışına sahip olup; Vatanına, Milletine, Bayrağına, Atatürk İlkelerine, demokratik, Laik, Cumhuriyete bağlı gençler yetiştirmeye çalışmaktadır.

Kurslar ve Etüt Eğitim Merkezleri, her dönemde siyasal çatışmaların ve anarşinin dışında kalmayı başaran kurumlardır.

Özel Kurslar ve Etüt Eğitim Merkezleri çalışanları T.C. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenleridir. Yıllarca bu ülkede, köyde, şehirde, Devlet Okulunda, Özel Öğretim Kurumunda Türk Çocuklarını yetiştirmek için uğraşan ve yine Milli Eğitim Bakanlığı’nın onayı ile Özel Kurs ve Etüt Eğitim Merkezleri’nde hizmet veren değerli insanlardır.

 Özel Kurslar, Etüt Eğitim Merkezleri ve Dershaneler her özel teşebbüste olduğu gibi kendilerine verilen vergi sorumluluğunu en üst düzeyde yerine getirmekte, eğitim ücreti olarak aldıkları paranın büyük miktarının çeşitli yollarla Devletimize geri dönmesini sağlamaktadırlar.

Hayatı boyunca hiçbir Özel Kurs ve Etüt Eğitim Merkezlerinim kapısından içeri adım atmayan; Özel Kurslar ve Etüt Eğitim Merkezlerinin çalışmalarını incelemeyen bir kısım kişiler Özel Kurslar ve Etüt Eğitim Merkezleri hakkında bilgiçlik yapmanın bilgelik olduğunu zannetmektedirler.

Üzülerek belirtelim ki;

Yasalara aykırı faaliyet gösteren Dernek, Vakıf, Belediye gibi kurumların kurs ve dershane faaliyetleri gün geçtikçe büyüyen bir pazar oluşturuyor.Bütün bu kurumların yaptığı Kaçak Eğitimin Cirosu 600  – 750 Milyon TL’dir.

(Bu paranın 625 sayılı kanunla açılmış olan kurumlara aktarılması ile 90-105 Milyon YTL civarındaki meblağ devlete kurumlar, muhtasar, K.D.V. gibi vergilerle ek gelir sağlayacaktır.)

Son yıllarda bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanların sayısının arttığını görüyoruz.

Bu bağlamda, yasal kuruluşlar olan Özel Kurslar, Etüt Eğitim Merkezleri, Dershanelerle yasal olmayan özel ders ve kurs veren (T.C. Anayasasının 42. Maddesinde yer alan “Eğitim ve Öğretim, Atatürk İlkeleri ve İnkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.” 17.12.1997 tarih ve 62110 sayılı Milli Eğitim Bakanı Sayın Hikmet ULUĞBAY imzalı Genelgeye rağmen) belediyeler, vakıflar, dernekler, bürolar ve hatta bazı üniversiteler (625 Sayılı Yasaya tabi olmayan) ile evlerde özel ders verenleri ayırt edemeyenler, yasal kurumlarla, kaçak yapılan faaliyetleri özellikle aynı kefeye koyma yanıltmasını bilerek yapmaktadırlar.

Özel Kurslar ve Etüt Merkezleri, Dershaneler üst düzeyde eğitim ve öğretim yapan, çağdaş Türkiye’yi Ulu Önder Atatürk’ün emaneti olan Cumhuriyeti koruyacak bilinçte gençler yetiştiren yasalara saygılı kurumlardır. Bu kurumlar, bundan sonra da çağdaş bir eğitim sistemiyle gençlerimizin hizmetinde olmaktan gurur ve onur duyacaklardır.

 Kamuoyunun sağ duyusuna sunulur.

Örgütlü Sivil Toplumun Dayanılmaz Ağırlığı!

Bu ülkede insanlar, her türlü kanunsuzluğa, haksızlığa, yolsuzluğa, yönetenlerin vurdumduymaz ve dediğim dedik anlayışına alıştı ve düzen bu şekilde olduğu için de yeni yetişen gençlikte buna alışıyor. Her ne hikmetse örgütlü olmaya ve örgütlülüğün gücünü görmeye alışamadı- alışamıyor. Buna rağmen tek başına bir şey yapamayacağını görerek bundan on-onbeş yıl önce memurlar sendika kuracak deselerdi kim inanırdı. İnsanlar yeniden örgütlenmeyi başardılar ve artık örgütlülüğün gereğini kavramışa benziyorlar. Bu, bütün toplum kesimleri için belli oranda kavrandı gibi. Örgütlülüğün içinde olsun ya da olmasın bütün arkadaşlar örgütlü olmanın gereğine inanıyordur. İnanmakla kalmayıp, birçok konuda bir şeyler yapmak istediği halde, tek başına çaresiz kaldığında bunu yıkıcı bir sorun olarak yüreğinde hissediyordur. Öyleyse belli insanların çeşitli zorluklarla ayakta tutmaya çalıştığı derneğe neden sahip çıkmıyor, çıkılmıyor? Neden maddi ve manevi olarak desteklemiyor? Neden aktif olarak çalışmalarına katılmıyor türü sorular, cevapsız birer soru işareti olarak boşlukta asılı kalıyor. Hiç kimse kimseden tüm gününü, mesaisini derneğe harcamasını istemiyor – isteyemez de. İşte bu noktada insanı kısaca bir tanımlamak gerekiyor.

“İnsan Sosyaldir.” İnsanın sosyalliği toplu olarak bir arada yaşamasındadır. İnsan kendini ne derece sosyal kılarsa, ne derece günlük olağan yapılması gereken işlerin dışında aktivitelere katılırsa o derece işlevselleşir. Ve gelişir. O derece özgürleşir, yaşamını yaşanılası kılar ve sosyalleşir. Kimse bana karşılaştığı hiçbir Kurs, Dershane, işletmesi veya yönetici arkadaşının, merhaba nasılsın sözünden sonra işten, angaryadan ve bunaldığından söz etmemiş olduğunu söyleyemez. Öyleyse yapılması gereken; o günlük yaşamın hengamesinden bir nebze olsun sıyrılabilmek için kendimize farklı alanlar açmaktır. Bu alan sadece dernek olsun demiyoruz. Ama dernek bunlardan biri olabilir.

Günümüz insanı örgütlü olduğu oranda sosyaldir. Örgütlü olduğu oranda toplumun işlevli parçasıdır. Örgütlü olduğu oranda kendini ifade eder ve isteklerini dile getirip onları elde etmek için mücadele eder. Çünkü değişen dünyada örgütlü olduğunuz sürece var olmak, ayakta kalmak ve kendinizi ifade etmekle karşı karşıyasınız. Kaldı ki; bazen örgütlü olmanıza rağmen sesinizi duyuramıyor ve isteklerinizin karşılanmasında söz sahibi olamıyorsunuz. Kendi alanımızdan örneklersek; angaryalardan yakınırız ancak örgütlü olmadığımız için bu angaryaları getiren yasaların çıkarılmasında bir sözcüğün dahi istediğimiz doğrultusunda değiştirilmesini veya çıkmasını sağlayamayız. Sonra da dönüp birbirimize yakınırız. Aklımızı ve beynimizi özgürleştirerek, bize ters olanı, yanlış olanı, insanın iyiliği ve mutluluğu için olmayanı eleştirebilmeli ve karşı çıkabilmeliyiz.

Unutmayalım ki; bilim kuşkuyla vardır ve kuşkuyla gelişir. Bütün bunları en iyi, en etkili yapabilmenin yolu örgütlü olmaktan geçer. Bitirirken, buradan dernek üyesi olsun veya olmasın bütün arkadaşlara çağrıda bulunuyorum. Örgütlü olmanın bilincinde insanlar olarak derneğimize üye olmaya, üye bulmaya ve dernek yönetimine seçilen arkadaşlara yardımcı olmaya çağırıyoruz.